
Popüler Diyetler ve Sağlığımız Üzerine Etkileri
Her sene özellikle bahar aylarında bizleri tutan zayıflama telaşı bir de yaza yetişmek için hızlı zayıflama isteğiyle de birleşince zayıflattığı iddia edilen yeni yeni diyetler, ilaçlar, çaylar gibi bilinçsiz uygulamalar pek çok sağlık sorununa yol açıyor. Medyanın da etkisiyle zayıflama çayları ve ilaçlarının zararlı olduğu kabul edilse de, çabuk sonuç veriyor diye popüler diyetleri uygulamaktan vazgeçmiyoruz. Oysaki kısa zamanda kilo ile ilgili problemimizi aşmak isterken, kalıcı olumsuz sonuçlarla karşı karşıya kalmaktayız.
Öncelikle diyetin bireye özgü olduğunu bilmemiz gerekiyor. Bunu kıyafetlerimiz gibi düşünebiliriz, nasıl ki herkesin bedenine ve zevklerine göre kıyafeti varsa diyeti de aynı şekilde olmalıdır. Kişinin yaşına, boyuna, kilosuna, kan bulgularına, fiziksel aktivite ve yaşam tarzına göre yemekten zevk aldığı besinlerde düşünülerek bir diyet oluşturulmaktadır. İnternette bulduğumuz X diyeti bize bunları sunmadığı gibi sağlığımızı da tehdit ediyor.
Bu diyetlere yönelmemizi sağlayan sebepler arasında kolay ulaşılabilir diyetler oluşu, hızlı kilo verme isteği ve estetik kaygılarımız yer almaktadır. Bu hatalara düşmemek için öncelikle gerçekçi beden algısına sahip olmamız gerekir. Vücudumuzu tanımalı ve ideal vücut ağırlığına ulaşmak için gerçekçi hedefler koymalıyız.
ŞİMDİ GELELİM BU DİYETLER NELER VE BİZE NELER YAPIYOR ?
→ Yüksek Proteinli Diyetler (Atkins diyeti, Dukan diyeti vs.)
Ağırlıklı olarak protein kaynaklarının tüketildiği diyetlerdir.
Sakıncaları: Vitamin ve mineral açısından son derece yetersiz, kolesterol yönünden zengin olduğu için de kalp hastalıkları açısından da ciddi risk taşıyan diyetlerdir. Protein açısından zengin olduğu için, uzun dönemde böbreklere zarar verebilir.
→Çok Düşük Kalorili Diyetler (Açlık Diyeti, Simeons Diyeti)
800 kcal’den daha düşük kalorili ve sıvı ağırlıklı beslenilen diyetlerdir. Gün boyu bir ya da iki öğün tüketilir.
Sakıncaları: Vücut ağırlığının hızlı kaybı nedeniyle, yağsız vücut kitlesinin daha çok kaybedilmesine neden olur. Bazal metabolizma hızının azalmasına, kaybedilen ağırlığın korunamamasına yol açar. Sağlık açısından riskli olduğu için ölümle sonuçlanabilir.
→Düşük Karbonhidrat İçeren Diyetler (Ketojenik Diyet, Stillman Diyeti)
Karbonhidrat miktarının aşırı kısıtlandığı, protein ve yağ miktarı yüksek olan diyetlerdir.
Sakıncaları: Yapılan çalışmalara göre dengeli diyet ve ketojenik diyet karşılaştırılmış, dengeli diyetle yağ kaybı daha fazla olurken, ketojenik diyetle su kaybı daha fazla olmuştur. Bunu dışında sıvı ve elektrolit dengesinde bozukluk, kalsiyum atımında artış (osteoporoz riski), sodyum atımında artış, hiperürisemi, kan lipitlerinin ve kolesterolün artması, kardiyak aritmiler ve ölüm riski de yüksektir.
Bu temel diyet yapılarının dışında birçok diyet var; kan grubu diyetleri, İsveç diyeti, kiraz diyeti, zone diyeti, karatay diyeti vs. Bu diyetler kişileri tek yönlü ve dengesiz beslenmeye itmektedir. Kişilerde ilk etapta vitamin-mineral eksikliklerine bağlı birtakım problemler gelişmektedir.
Popüler Diyetlerin Yan Etkileri
Yeme bozuklukları, baş ağrısı, konsantrasyon bozukluğu, sinirlilik, yorgunluk, bulantı, ishal, kabızlık, kalp ritminde bozukluk, hipotroidi, tansiyon düşüklüğü, saç dökülmesi, bazal metabolizma hızında azalma şeklinde ortaya çıkıyor. Daha çok gençlerin uyguladığı bu diyetlerin sık ve bilinçsiz yapılması, kişiyi psikolojik yönden de etkiliyor. Çok sık yapılan çok düşük kalorili diyetler sonucu çeşitli yeme bozukluklarının ortaya çıkması da mümkün.
İdeal kilonuza ulaşmak için bir diyetisyene danışmayı ihmal etmeyiniz…
Sağlıkla kalın.
Kişiye Özel Online Diyet Programlarıyla İdeal Kilonuza Kavuşun!
Diyetisyenim Uygulaması’nı indirip dilediğiniz bir diyetisyenimizden kişiye özel online diyet hizmeti alın, hedeflediğiniz kiloya ulaşın!